ATEŞBÖCEĞİ YOLU
Kristin Hannah'nın kitaplarını bundan yaklaşık iki yıl önce, "Ateşböceği Yolu" ile keşfettim. Pegasus Yayınevi ve "New york Times Bestseller" yazısını görünce tereddütsüz almıştım. İyi ki de almışım. Benim "Polisiye romanlar daha güzel." anlayışımı yerle bir etti.
Romanın iki ana karakteri var: Kate ve Tully. Kate için her daim üzüldüm. Acıların çocuğu gibiydi. Tully desen o da aynı ama ne yalan söyleyeyim, arada sırada ona güzelce sövdüm. Roman ise Kate-Tully dostluğunun inişleri ve çıkışları üzerine.
İçinde kendinizi bulabileceğiniz, dostluk üzerine yazılmış en iyi romanlardan. Gayet de akıcı. Su gibi okunuyor.
Ayrıca okurken ağlamanız kuvvetli bir ihtimaldir. Hiçbir kitapta ağlamayan ben, bu kitabın sonunda hüngür hüngür ağladım. Kitabın sayfaları buruştu ıslanıp ıslanıp kurumaktan.
Devam kitabını beklemiyordum ama çıktı. Vay be! Adı "Ateşböceğinin Şarkısı". Henüz okumadım ama kesinlikle okuyacağım.
GERÇEK RENKLER
"Bir gün gelir, en yakınlarınız size sırt çevirebilir; kız kardeşiniz bile.." diye yazıyor kitabın arka kapağında. Üç kız kardeşin öyküsünü anlatıyor.
Ateşböceği Yolu'ndan sonra biraz hayal kırıklığı yaşattı bana fakat yine de okusun diye arkadaşlarıma önerdiğim kitaplardan.
Hayal kırıklığı yaşattı diyorum ama bir buçuk günde okuyup bitirdim bu kitabı. Kristin Hannah'nın büyüsü mü diyeyim, ne diyeyim?
KIŞ BAHÇESİ
Okuduğum en keyifli kitaplardan biri. Anne-kız ilişkisini anlatırken araya giren "o" hikaye beni sağlam yamultmuştur.
Gülmeli, ağlamalı, okunulası bir kitap.
Kaynak:
Bunlar benim okuduklarımdı. Bunların dışında; Gece Yolu, Sevgi Uğruna Yaptıklarımız, Evden Çok Uzakta, Kız kardeşler Arasında, Bir Tutam Gündüz ve Bir Tutam Gece var. Belki daha fazlası da vardır da ben bilmiyorumdur.
Söylemeden edemeyeceğim; kapak tasarımları şahane değil mi?
Yolda görsem sarılır, "Bi' çay içer misin abla?" diye sorardım. Benim için aileden biri oldu artık Kristin Hannah.
